EKONOMI ve TOPLUM

24 Mayıs 2006

Gerilimden Kim Kazanır?


Bugün ülkede davranışlarıyla, söylemleriyle insanımızı dinden, imandan soğutan bir kesim olduğu gibi, yine davranışlarıyla, söylemleriyle Atatürkçülük'ten, laiklikten soğutan bir kesimin de olduğu çok açık. Ne var ki, ilk kesim genelde toplumun alt katmanlarında yer alırken, ikinci kesim genel itibarıyla toplumun elitlerini oluşturmakta. Özellikle de yönetsel erk, bu kesimin elinde. İşte bu tablo, zaman zaman kamuoyunda oluşturulan gerilimden kimlerin kazandığı, menfaat sağladığı konusunda bir kez daha düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor. O zaman, bu iktidarın, AKP hükümetinin neden bu kadar ekonomik kazanımların arasına arada bir imam hatip konusunu, türbanı sıkıştırdığını anlamak gerçekten güç. Hükümetin bir türlü göremediği bu durumu, danışmanları da mı göremiyor acaba? Başbakan ve hükümeti uyarmıyorlar mı, yoksa uyarıyorlar da iktidar mı bu uyarılara itibar etmiyor, bilinmez. Ama bildiğimiz bir şey var; zaman zaman yaşanan bu gerilimler sadece hükümeti götürmekle kalmaz, ülkenin de bir on yılını da alır götürür.

Hadi diyelim ki; ortada bir komplo var, Danıştay'a kurşun sıktıranlar Ulusalcılar. Peki 23 Nisan'da imam hatipli gençleri Meclis'e getirip, düzene adeta meydan okutanlar da mı Ulusalcı? Yahut Meclis Başkanın'ın Meclis'te okuduğu metni (manifesto mu demek gerekir yoksa?) aslında bir kısım derin mihrakların hazırladığını mı düşünmemiz gerekiyor?

Sonuç olarak, tepedeki muhterem zevat, hepimizin aynı gemide olduğu gerçeğini hatırlayıp, kayıkçı kavgasını bir kenara bırakmalı artık. Bir taraf irtica paranoyasından, diğer taraf da türban ve imam hatip argümanından bir an önce vazgeçmeli ki, biz de burada bu kısır siyasi çekişmeler yerine, ekonomide yaşanan gelişmeleri değerlendirelim.

Türkiye'nin artık kaybedecek hiç vakti yok.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home